Mag DergisiDoğum Sonrası Vücudunuzu Yeniden ŞekillendirinPlastik ve Estetik Cerrahisi Bölümü’nden Doç.Dr. Tarık Çavuşoğlu doğum sonrasında sık rastlanan estetik problemler ve çözüm yolları ile ilgili bilgi verdi.
Plastik ve Estetik Cerrahisi Bölümü’nden Doç.Dr. Tarık Çavuşoğlu doğum sonrasında sık rastlanan estetik problemler ve çözüm yolları ile ilgili bilgi verdi. Doğum, kadınların hayatında eşsiz ve mucizevi bir deneyim olmak ile birlikte, bebeğin dünyaya gelmesinden sonraki dönem, anne için tam bir adaptasyon sürecidir. Anne, bebeği ile yeni hayatına alışmanın yanı sıra gebelik sürecinde vücudunda oluşan değişikliklere de alışmaya çalışmaktadır. Estetik kaygılara neden olan bu süreçte doğru yöntemlerle sağlıklı ve güzel bir görünüme kavuşmak mümkün olabilmektedir.
Doğum sonrası memedeki en büyük değişim hacim kaybıdır. Doğum öncesi memesi çok büyük olmayan kadınlarda küçülme,büyük olanlarda ise sakma veya sönmüş balon görünümü ortaya çıkabilir. Bazı kadınlarda ise emzirme sürecinde büyüyen göğüsler sonrasında da büyük kalır. Küçük ve sarkma olmayanlarda uygun boyutta kullanılan “meme protez” ile hem meme hacmi artırılır hem de sarkma etkileri giderilir. Sarkan memelerde ise “meme dikleştirme” (mastopeksi) uygulamaları tercih edilir. Meme dikleştirme işlemi ile aynı seansta meme protezleri de kullanılarak bir miktar büyütme de yapılabilir. Gebelik sonrası memelerde oluşan büyüme kalıcı ise “meme küçültme” işlemleri tercih edilir. Meme işlemleri sonrasında uygun teknikler kullanıldığında annenin daha sonra doğum yaptığında da süt verme şansı vardır. Bu işlemleri takiben kısa bir süre içerisinde günlük yaşama dönebilir. Gebelik sonrası hormonal değişimler ve dolayısıyla memelerin son halini alması bir yıl kadar sürdüğünden bu süre dolmadan işlem yapmak uygun değildir. Yine emzirme dönemi bitene kadar memeye yapılan cerrahi işlemler uygun değildir.
“Gebelik kadınların yaşamındaki muciveyi bir yolculuktur. Annelerin ve anne adaylarının bu süreçte kendi vücutlarında oluşabilecek değişiklikler, bunlara karşı alınabilecek önlemler ve doğum sonrasında mümkün olan tedaviler konusunda bilgilendirilmeleri gerekir. Bu değerli bilgiler kadınları stresten korumakta ve erken dönemde sosyal yaşamlarına dönmeleri konusunda cesaretlendirmektedir.”
Gebelik sonrasında özellikle göbeğin alt kısmında görülen sarkma, gevşeklik, çatlaklar ve karnın tümünde görülen şişlik anneleri rahatsız eden sorunların başında gelir. “Karın germe” yani abdominoplasti işlemi sırasında sarkan deri, özellikle göbek altında yoğunlaşan çatlaklar ile birlikte çıkarılıp, orjinal göbek korunarak danışana daha yeni bir göbek deliği oluşturulmaktadır. Karın germe işlemi sonrasında oluşan iz, bikini altında kalacak kadar aşağıda ve gizli planlanır. Aynı seansta yapılacak “liposuction” işlemide bölgesel yağlanmalardan kurtulmayı sağlayacaktır. Karın germe işlemi sonrasında anneler 2-3 hafta içerisinde günlük yaşamlarına dönebilirler. Doğum sırasında artan karın içi basınç ve hormonların etkisi ile karın kasları gevşer ve karın orta hattından parantez gibi ayrılır. Bu durum da hastalarda karın içi organların dışa doğru bombeleşmesi ile sahte bir karın sarkıklığı gibi görünebilir. Karın germe işlemi esnasında bu kaslar tekrar olmaları gereken anatomik pozisyona getirilir.
Doğum sonrası verilen kilolara rağmen bölgesel yağlanmaların (karın, basen, bel, sırt, diz içleri, bacak içi) iyileşmesinde liposuction özellikle “lazer yardımlı liposuction” en başarılı iyileştirme yöntemidir. Özellikle yeni nesil lazerlerin ciltaltı dokudaki sıkılaştırıcı etkisi, sarkmaya müsait hamilelik sonrası dokularda geleneksel liposuctiona göre belirgin üstünlük gösterir.
“Estetik ve plastik cerrahi, gebelik sonrası oluşabilecek estetik problemlere karşı etkin çözüm yolları sunmaktadır. Bu nedenle, anneler ve anne adayları bu eşsiz dönemi estetik kaygılardan uzak ve huzur içerisinde geçirebilirler.”
Hormonal ya da doğum esnasındaki fiziksel travmaya bağlı gelişen, vajen ve vulva deformasyonlarının lazer yardımlı cerrahiler ile iyileşmesi mümkündür. Diğer bir sorun doğum sonrası vajinal gevşeme ve genişlemedir. Ciddi deformasyonlarda vajen daraltma (vajinoplasti) uygulamaları yapılmaktadır. Orta ve hafif derecede vajinal genişlemelerde fraksiyonel karbondiyoksit lazer ile “lazer ile vajinal daraltma” (vajinal sıkılaştırma, yenileme, gençleştirme) uygulaması çok başarılı sonuçlar vermektedir. Yaklaşık 10 dakika süren uygulamada, 2-3 seansta istenilen sonuçlar elde edilebilmektedir. Aynı seansta vulvar bölgede renk açma, gençleştirme ve doğum izlerine müdahale etmek de mümkündür.
Derideki çatlaklar aslında gerilmeye bağlı olarak cilt altı dokulardaki yırtıklardır. Fraksiyonel karbondioksit lazer ve besleyici losyon-kremlerin kombine kullanımı faydalı olmaktadır. Yine karında göbek altında kalan çatlaklar karın germe (abdominoplasti) işlemi ile uzaklaştırılabilir.
Kadınların çoğunda gebelik sonrasında yüzde lekeler (melazma, doğum maskesi) gebelikte artan hormonların etkisi ile melanotropin maddesini artması ile oluşurlar. Q switch Nd-Yağ ve Fraksiyonel karbondiyoksit lazer uygulamaları ile bunlara müdahale etmek mümkündür.
Kadınlar kılcal damar varisleri konusunda erkeklere göre dezavantajlıdırlar. Kadınlık hormonları damar çeperlerinin gevşemesine ve elastikiyetlerini kaybetmelerine sebeb olur. Doğum sonrası özellikle bacaklarda kılcal damar varisleri gelişimi veya mevcut olanlarda artış izlenebilir. Bu damarlar ağrısız ve kısa süre alan Nd-Yağ Lazer uygulamaları ile yok edilebilmektedir.
Doç. Dr. Tarık ÇavuşoğluPlastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı